Malatya’da, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Dedeyazı Şubesi Cemevi’nin açılışına katılan Erçe, “Yüzlerce yıldır bu topraklarda herkes biliyor ki biz Aleviler çok ama çok acı çektik, horlandık, yok sayıldık, katledildik, asıldık ve yakıldık. Kalanlarımız başka başka yerlere sürgüne gönderildi. Dünyanın dört bir yanına yayıldık. Kendi topraklarımızdan, köklerimizden koparılıp, dünyanın dört bir yanına gönderildik ama hiçbir zaman varlığımız, inancımız ve ibadetimiz kabul edilmedi. Bu kadar kadim bir inanç ve halk yok sayıldı, yok edilmek istendi, defalarca katliamlara maruz kaldık. Aleviler her zaman katledildi ama bizi yok edemediler. Bizi inancımızdan da bilincimizden de uzaklaştıramadılar, söküp atamadılar. Ne yaptılarsa yaptılar ama bu halk iki şeyi yapmadı; birincisi zalimin önünde diz çökmedi, eğilmedi, onlara biat etmedi ve mazlumun yanında olmaktan vazgeçmedi, ikincisi ne kadar katledilirse, acı çekerse çeksin kimseye acı çektirmedi, kimsenin canına kıymadı. Çok katliamlara uğradı ama hiç katletmedi. Bu inanç avcıları dahi ceme sokmayan bir inanç. Alevileri öldürmekle yok edemediler, asimilasyon politikalarına başladılar. Yüzlerce yıldır asimile etmeye çalıştılar, önemli ölçüde başardılar. Alevi köylerimizi Sünnileştirmeyi başarabildiler. Anadolu’nun dört bir yanında Aleviler dünyanın dört bir yanına yayıldılar” diye konuştu.
Alevilerin köklerinin Anadolu’da kaldığını dile getiren Erçe, “Ceplerimizde tohumlarımızla gittik, gittiğimiz yerlere serptik. Hem oralarda yeşerdik hem de buradaki köklerimiz yenicen filizlendi. Dünyanın dört bir yanında Alevilik konuşuluyor. Dün “Aleviyiz” demeye korkuyorduk, çocuklarımıza “Gittiğin yerde Alevi olduğunu söyleme, okulda kendini belli etme, onlar gibi namaz kıl” diyorduk. Şimdi göğsümüzü gere gere “Aleviyiz, Alevilik vardır, Alevilik haktır” diyoruz. Cemlerimizi gizliyorduk, kapalı yerlerde, köyün giriş ve çıkışına nöbetçi koyuyorduk şimdi “Dedeyazı Cemevi” diyoruz. Cem ibadetimiz, cem evleri ibadethanemiz diyoruz. Şimdi okullarda zorunlu din dersleri yetmedi, şimdi bütün derslerin içeriğini din dersleri yaptılar. Çocuklarımızın derslerine öğretmenleri değil imamları sokmaya başladılar. Okullarda neredeyse 16 saate varan din dersi veriyorlar. Aleviliği öldürmeye çalışıyorlar. Niye, ne zararı var? Bu inancın kime ne zararı var? Bu inanca sahip olanlar haksıza “Haksız” diyebiliyorlar. Bu inancın sahipleri “Kadınları öldüremezsin” diyor, çocuklara karşı tacize karşı mücadele ediyor, maden şirketlerine karşı mücadele ediyor, ırmağına ve deresine sahip çıkıyor. Bu inancın sahipleri zalime “Zalimsin” diyor ve mazlumun yanında yer alıyor” ifadelerini kullandı.
