Malatya 4.Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen üçüncü duruşmaya; tutuklu sanık Basri A. ile tutuksuz sanık Pınar A’nın yanı sıra hayatını kaybeden çocukların ailesi ve avukatlar katıldı.
Mahkeme başkanı, olaya ilişkin Adli Tıp Kurumu’ndan istenen raporun geldiğini ve dava dosyasına girdiğini ifade etti.
Hazırlanan raporda, sanık Basri A’nın, sahibi oluğu traktörü küçük yaştaki oğlunun traktör kullanmasına imkan sağlaması, çocuğun olay tarihi ve yerinde sevk-idare hatası neticesi traktörün kontrolünü kaybetmesiyle meydana gelen olayda dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışı ile asli derecede kusurlu olduğuna yer verildi.
Raporda, sanık Pınar A’nın traktörün çeşitli zamanlarda sanık Basri A. tarafından çocuğa kullandırıldığı anlaşıldığından olayda atfı kabil bir kusuru bulunmadığı belirtildi.
Kazada hayatını kaybeden Ada ve Zelal Yıldırım ile mağdurlar Gülce Şakar ve Asya Kaya’nın olay mahalli yolun sol kısmında yürümekte oldukları sırada, bu mahalde seyir halindeyken kontrolünü kaybeden ve üzerlerine yönelen çocuk sürücü idaresindeki traktörün çarpmasına maruz kaldıkları olayda atfı kabil bir kusurları bulunmadığına yer verildi.
Raporda, 2013 doğumlu çocuk sürücü Kerem A’nın ise yaşı nedeniyle davranış faktörlerinin sonuç üzerinde asli derecede etken olduğu kanaatine varıldığı belirtildi.
İki kızını kazada kaybeden anne Gülhan Yıldırım, “Baba kadar annede sorumludur. İki çocuğumun ölümüne neden oldular. Benim gibi Pınar’da anne. O, her gece çocuklarına sarılıyor, biz toprağa sarılıyoruz” dedi.
Sanık Basri A, mahkemedeki ifadesinde, 5 aydır tutuklu olduğunu belirterek, “Bu süreçte Ankara’ya tayinim çıktı ama açığa alındım. Eşim, 3 çocuğumuzun sorumluluğu altında ezilmektedir. Bu raporu kabul etmiyorum. Genişletilmiş Uzmanlar Kurulu’ndan yeni bir rapor aldırılmasını ve beraatımı talep ediyorum” dedi.
Sanık Pınar A ise kazayı yapan oğlunun her gece uykusundan kalkıp ağladığını ifade ederek, “Keşke benim çocuğumun başına gelseydi de başkasının çocuğunun başına gelmeseydi. Ailenin acısına ortak olamayız ama bizim bir kusurumuz yok. Hepsi çocuktu” diye konuştu.
Sanık avukatı Şahin Çağlar, raporun hüküm kurmaya elverişli olmadığını bu nedenle bu raporu kabul etmediklerini ve Genişletilmiş Uzmanlar Kurulu’ndan yeni bir rapor aldırılmasını talep ettiklerini söyledi.
Mahkeme, yeni bir raporun aldırılması talebini reddederek, esas hakkında mütalaa hazırlanmak üzere dosyanın savcılığa gönderilmesine ve sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Mağdur tarafın avukatı Ercan Kısacık, mahkeme sonrası yaptığı açıklamada, “Geçtiğimiz yıl bir çocuğun kullandığı traktör kazasında ezilen ve hayata veda eden iki çocuğun duruşması yapıldı. Adli Tıp Kurumu’ndan rapor geldi ve raporda, çocukların kusursuz olduğu, traktörü kullanan çocuk ile traktör kullandıran babanın ise asli kusurlu olduğu ortaya çıkmıştır. Mahkemece titizlikle bir araştırma yapılmaktadır. Duruşmamız 18 Temmuz’a ertelendi, savcılık mütalaa verecek ve dosyamız karara çıkacaktır. Bizim adalete olan güvencimiz tam. Mahkemenin yapacağı yargılama sonunda hakkaniyetli ve kamu vicdanını rahatlatacak bir karar vereceğini düşünüyoruz. Bu karar emsal olacaktır. Bir daha bu ülkede çocukların, insanların ucuz ölmesinin önüne geçeceğini düşünüyoruz” dedi.